Gönlümüzde kadim coğrafyanın spiritüel mirası ile, Batı dünyasının ardına takılıp gitmemiz mukadderdi de, hiç olmazsa sadece bedenlerimiz gitseydi!
Deha, taştan, topraktan, tabiattan ve toplumun kürek kemiğinden bir şeyler koparan güçtür.
Kelime-i tevhid veya kelime-i şirk, cümlelerin ve hayatların ontolojisini inşa eder. İlk insandan bu yana kavganın asıl sebebi tevhide karşı olan şirk kökenli cümleler ve yaşamlardır.
Çünkü, kainat tümüyle hayırdan ibarettir. İnsanların bakışı onu değiştirir...
Hakk’ın varlığında varlık buluncaya dek, insan için sonsuzluk avuç içi kadar bir yer olarak kalır...