Kıssadan Hisseler

Emir İmar b. Hamza, Melik Mansur’un yanına gelir. Mansur onu yanına oturtur. O gün, mazlumların şikâyetlerini dinlediği bir gündür.

İzzet-i Nefs Sahibi Bir Zat

Emir İmar b. Hamza, Melik Mansur’un yanına gelir. Mansur onu yanına oturtur. O gün, mazlumların şikâyetlerini dinlediği bir gündür.

İçlerinden bir adam ayağa kalkıp, yüksek sesle:

"Ey Müminlerin emiri! Ben mazlum bir adamım" der. Mansur:

"Sana kim zulmetti " diye sorar. Adam:

"Bana zulmeden İmar b. Hamza’dır. Bu benim tarlamı aldı" der.

Mansur, İmar b. Hamza ya hitap ederek, yerinden kalkmasını ve hasmı ile hesaplaşmasını emreder. Bunun üzerine, İmar b. Hamza:

"Ey mü’minlerin emiri! Eğer tarla onun ise, ben ondan şikâyetçi olmam, eğer benim ise, ben tarlayı ona hibe ettim. Tarla için, mü’minlerin emirinin bana ikram etmiş olduğu yerimden kalkmam" der.

Mecliste bulunanlar, İmam b. Hamza’nın bu alicenaplığına taaccüp ederler.

 

Hükümdarın Niyeti

Adil bir hükümdar olan Nuşirevan, bir gün ava çıkar. Av peşinde iken, muhafızlardan ayrı düşer. Susayan hükümdar, yakınında bir köy görüp oraya gider. Bir evin kapısının önünde durup, içmek için su ister. Evden bir çocuk çıkar.

Kendisini gördüğünde eve süratle geri döner ve bir şeker kamışı parçasını sıkıp, suya karıştırır, bir bardakla onu hükümdara sunar. Hükümdar kadehe bakar ki, içinde toprak ve toz... Yavaş yavaş suyu içer. Sonuna vardığında:

"Güzel ve tatlı su, içinde toz toprak bulunmasaydı!" der. Kız çocuğu:

"Ona toz, toprağı ben kasten koydum" der. Hükümdar:

"Niçin böyle yaptın " diye sorunca, çocuk:

"Seni çok susamış gördüğümden, suyu birden içersin de sana zarar verir diye korktum" der.

Nuşirevan kızın zekâ ve anlayışından dolayı taaccüp ederek:

"Suya kaç şeker kamışı sıktın" diye sordu. Çocuk:

"Bir tane sıktım" diye cevap verdi.

Nuşirevan buna da çok taaccüp etti. Sonra sarayına döndüğünde, o yerin vergi kayıtlarını istedi. Kontrol sonucu, vergisinin az olduğunu gördü. Kendi kendine oranın vergisinin artırılması cihetine gidilmesine karar verdi.

Bir müddet sonra o yere yalnız başına gitti. Aynı kapının önünde durup, içmek için su istedi. Kapıyı yine aynı kız çocuğu çıktı. Kendisini tanıdı. Süratle ona su getirmek için eve girdi. Fakat bu sefer suyu getirmekte geç kaldı. Hükümdarın yanına çıktığı vakit kendisine:

"Geç kaldın" dedi. Çocuk:

"Senin ihtiyacın bir kamış parçasından çıkmadı. Üç kamış parçasını sıkmak zorunda kaldım" diye cevap verdi.

"Bunun sebebi nedir?" diyen hükümdara çocuk şöyle cevap verdi:

"Sultanın niyetinin bozulmasıdır. Biz işitmişiz ki; Sultanın, kavmi üzerindeki niyeti değiştiği zaman, mahsullerinin bereketi gider ve hayırları azalır."

Bunu işiten Nuşirevan güler ve içinde beslediği vergiye zam hususundaki kararından vazgeçer.


Oktay YETİŞKİN diğer yazıları