Allah bütün cebbar ve gururluların kalbini mühürler.
el-Lüma’ müellifi, sûfîlerin sahtesini hakikisinden ayırmak için şöyle bir ölçü koyar
Sûfîlerin, terk-i dünya, fakr, istiğna (gönül zenginliği)... gibi durumlarda Ashâb-ı Suffa’yı örnek almaları doğrudur.
Tasavvufta Hz. Peygamber, şeyh veya benzeri maneviyat büyüklerinden istimdât, doğrudan onların şahıslarından bir talep demek değildir.
Peygamberimizin sevgisini kazanma şartı fakr hâlidir. Allah sevgisi için de bela şarttır. Bazı büyükler şöyle der: “Her velayet hâlini bela takip eder.”
Ey durmadan Allah adamlarına eziyet eden, yukarıdaki sözü iyi dinle ve anla
Ey Azrail! Bilirim, bu sözlerim çok yersiz, Neden böyle ansızın, geliverdin habersiz?