Mizan

Allah’ı Zikretmenin Fazileti

Allah’ı Zikretmenin Fazileti

Allâhümmağfir lî verhamnî vehdinî verzuknî

Denizlerdeki Köpükler Kadar Günahın Olsa da…

Rasûlullâh (s.a.s) şöyle buyurdu:

“Bir kimse her gün yüz defa ‘Lâ ilâhe illallâhü vahdehû lâ şerîke leh, lehü’l-mülkü ve lehü’l-hamdü ve hüve ‘alâ külli şey’in kadîr’ derse, on köle âzâd etmiş kadar sevap kazanır; ona yüz iyilik sevabı yazılır; yüz günahı bağışlanır. Bu zikir o gün akşama kadar o kimsenin şeytandan korunmasını sağlar. Bu zikri ondan daha fazla tekrarlayan kimse dışında hiç kimse daha faziletli bir iş yapmamış olur.”

Rasûl-i Ekrem (s.a.s) sözlerine şöyle devam etti:

“Bir kimse günde yüz defa ‘Sübhânallâhi ve bi-hamdihî’ derse, onun günahları denizköpüğü kadar bile olsa hepsi bağışlanır.”(Buhârî, Bed’ü’l-halk/11; Daavât/64, 65; Müslim, Zikir/28)

 

Bana Bir Zikir Öğret!

Sa’d b. Ebî Vakkâs (r.a) şöyle dedi: Bir bedevî Rasûlullâh’a (s.a.s) gelerek:

“Bana söyleyeceğim bir zikir öğret!”dedi.

Rasûl-i Ekrem (s.a.s) ona şu zikri okumasını tavsiye etti:

“Lâ ilâhe illallâhü vahdehû lâ şerîke leh, Allâhü ekber kebîran ve’l-hamdü lillâhi kesîrâ ve sübhânallâhi Rabbi’l-‘âlemîn, velâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-‘Azîzi’l-Hakîm / Tek olan Allah’tan (c.c) başka ilâh ve O’nun bir eşi ve benzeri de yoktur. Kudreti ve saltanatıyla Allah (c.c) en büyüktür. Bitip tükenmeyen hamd O’na mahsustur. Âlemlerin Rabbi olan Allah’ı ulûhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih ederim. Günahtan kaçacak güç, ibadet edecek kuvvet ancak Azîz ve Hakîm olan Allah’ın yardımıyla kazanılabilir.”

Bedevî:

“Bunlar Rabbim için söyleyeceğim dua ve zikirlerdir. Kendim için ne söylemeliyim?”dedi.

Rasûl-i Ekrem (s.a.s):

“Allâhümmağfir lî verhamnî vehdinî verzuknî / Allah’ım, beni bağışla, bana merhamet et, rızanı kazandıracak işler yaptır ve bana hayırlı rızık ver, diye söyle”buyurdu. (Müslim, Zikir/33-36)

 

Seni Gerçekten Seviyorum!

Muâz’dan (r.a) rivayet edildiğine göre Rasûlullâh (s.a.s) onun elinden tuttu ve:

“Muâz! Vallahi seni gerçekten seviyorum”buyurdu. Sonra sözüne şöyle devam etti:

“Muâz! Her namazdan sonra şu duayı mutlaka okumanı tavsiye ediyorum:

Allâhümme e‘innî ‘alâ zikrike ve şükrike ve hüsni ‘ibâdetik / Allah’ım! Seni anıp zikretmek, nimetine şükretmek, sana lâyık ibadet etmek için bana yardım eyle!(Ebû Dâvûd, Vitir/26.)

 

Secdede Çok Duâ Edin

Ebû Hüreyre’den (r.a) rivayet edildiğine göre Rasûlullâh (s.a.s) şöyle buyurdu:

“Kulun Rabbine en yakın olduğu hal secde halidir. İşte bu sebeple secdede çok dua etmeye bakın!” (Müslim, Salât/215.)

Yine Ebû Hüreyre’den (r.a) rivayet edildiğine göre Rasûlullâh (s.a.s) secdede şöyle dua ederdi:

“Allâhümmeğfirlî zenbî küllehû, dikkahû ve cillehû ve evvelehû ve âhirahû ve alâniyetehû ve sirrehû/ Allah’ım! Günahımın hepsini; küçüğünü, büyüğünü, öncesini, sonrasını, açığını, gizlisini bana bağışla!” (Müslim, Salât/219)

Âişe (r.anhâ) şöyle dedi: Rasûl-i Ekrem (s.a.s) rükû ve secdede şu duayı çok okurdu:

“Sübhânekellâhümme rabbenâ ve bi-hamdik, Allâhümmeğfir lî / Allah’ım! Yüce Rabbimiz! Seni ulûhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih eder ve sana hamd ederim. Allah’ım! Beni bağışla!”(Buhârî, Ezân/123, 139; Megâzî/5, Tefsîru sûre (110), 1; Müslim, Salât/217)

Yine Âişe’den  (r.anhâ) rivayet edildiğine göre Rasûlullâh (s.a.s) rükû ve secdede iken:

“Sübbûhün kuddûsün Rabbü’l-melâiketi ve’r-rûh / Allah’ım! Sen ulûhiyyetine yakışmayan sıfatlardan tamamıyla münezzehsin. Sen bütün kusurlardan ve noksanlardan tamamıyla arınmışsın, mukaddessin. Sen meleklerin ve Rûh’un Rabbisin”derdi. (Müslim, Salât/223)


Mizan diğer yazıları