Hacı Mustafa Hayri Baba Malatyevî Hazretlerini Rahmet ve Minnet ile Anıyoruz (1895 – 1979)
Evladım! Dünya ve ahret saadeti ancak Allah’ı zikirdedir. Allah’ın zikrini yapanlar dünya ve ahiret selamet ve saadetine ererler.
Seyyid Hacı Mustafa Hayri Baba Malatyevî (k.s), 1895 yılında Malatya’da doğmuştur. Babası Yüzbaşı Mustafa Hayri’nin, Malatya’nın Akçadağ ilçesinde görevliyken şehit oluşundan üç ay sonra doğan çocuğuna da Mustafa Hayri ismi verilmiştir. Ehl-i Beyti Rasûlullah’tan (a.s) olan bu büyük mutasavvıf, Seyyid Battal Gazi neslinden ve Koca Vaizoğulları ailesindendir.
Eski Malatya’da, bu günkü ismiyle Battal Gazi’de yaşamış olan bu aileden pek çok mutasavvıf yetişmiştir. Malatya velilerinin büyüklerinden olan ve kabr-i şerifi Battal Gazi’de bulunan Seyyid Koca Vaiz (k.s) hazretleri, Hayri Baba (k.s) Hazretlerinin ceddidir. Seyyid Koca Vaiz (k.s), Sultan IV. Murad devrinde yaşamış, zühd ü takvası ve kerametleriyle meşhur olmuş, IV. Murad kendilerine iltifat ve sevgi göstermiştir. Seyyid Koca Vaiz (k.s) tasarruf sahibi ve çok güçlü bir mutasavvıftır. Pek çok menkıbesi hala dillerde dolaşmaktadır.
Küçük denilebilecek yasta tasavvufa giren Seyyid Hacı Mustafa Hayri Baba (k.s), Elazığ’da meşhur Kadiri mutasavvıf Hacı Ömer Hüdayi Baba Kövengi’nin (k.s) halifelerinden Kürklü Hacı Muhammed Baba’nın (k.s) himmet ve tasarruflarıyla kemale ulaşmıştır.
“Evladım! Dünya ve ahret saadeti ancak Allah’ı zikirdedir. Allah’ın zikrini yapanlar dünya ve ahiret selamet ve saadetine ererler. Şeriatla tarikatla amel edenler muvaffak olurlar. Yolumuz, şeyhimiz, mürşitlerimiz, pirlerimiz büyük zatlardır. Tarikimiz kuvvetli bir yoldur. Büyük bir caddedir. Çalışan mahrum kalmaz inşallah hem dünyada, hem ahirette. Yaramazların, bozguncuların anlattıklarına aldanmayın. Çatal kazık yere batmaz. Şâh Abdulkâdir Geylânî’den rucû’ eden (dönen) mürit kolay, kolay felah bulmaz. Giderse kolay kolay iflah olmaz… Siz bilmezsiniz, bu yolun birçok halleri var.”diyerek yolumuzun büyüklüğünü ve zikrullahın önemini vurgulamıştır.
Bütün ömrü zühd ü takva, taat u ibadet, zikr u fikr, sabr u şükr ile geçen bu büyük mutasavvıf, irşad görevini hakkıyla yerine getirmiş, insanlara her zaman “sabır, şükür ve kanaati” tavsiye etmiştir.
Gel Allah’a yürü yol kapanmadan,
Zikr eyle Mevla’yı dilin durmadan
beytini her fırsatta terennüm etmiş, ölüm gelmeden Hakk’a doğru yürümeyi, dil durmadan Hakk’ın zikriyle iştigal etmeyi tavsiye ve telkin etmiş, bir ömür boyu bu mana çerçevesinde insanları ikaz ve irşad buyurmuştur.
17 Eylül 1979 Pazartesi günü “En Yüce Dosta” diyerek, rûh-i pürfütuhları ravza-i cinâna pervaz eylemiştir. Rahmetullahi Aleyh.
Kabri şerifleri, Trabzon – Akçaabat’ta şehitlik tepesindeki türbesindedir. Ziyaret edilmekte feyiz ve bereketlerine kavuşulmaktadır.
Ruhu şad olsun, himmeti hazır olsun… Allah (c.c.) sırrının kudsiyetini artırsın.
Arif-i Billâh Mustafa Hayri Öğüt Efendi (k.s.) Hazretlerinin sağlığında iken kendisine “Zülcenâheyn” (iki kanatlı, zâhirî-bâtınî ilim dolu) diye taltif ettiği ve bu sıfatı verdiği, son derece nazik bir üslupla “Müftî Efendi” diye hitap ettiği, zaman zaman kendi emri doğrultusunda o günkü ihvanlara sohbet ettirdiği ve bizzat kendisinin de dinlediği, hayatta iken irşat vazifesini yapması için icazet verdiği Abdullah Demircioğlu Efendi Hazretleri´nin kaleminden, mürşidine ithafen yazdığı “Mürşid-i A‘zam” başlıklı şiiri ile vefatının sene-i devriyesinde Mustafa Hayri Öğüt Efendi (k.s.) Hazretlerini rahmet ve minnet ile anıyoruz.
Mürşid-i A’zam
Benim bir mürşidim vardı
Hem de ne mürşitti
Cihan öylesini belki de
Hiç görmemişti
Belki de görmüştü ama
Beş yüz sene de bir gelirdi
O´na Mürşid-i A´zam denilirdi
Bir geldi, ama pîr geldi
Cihana huzur geldi
İlim, irfan
Zikir, tesbih
Vecd, istiğrak
Ve
Hayat geldi.
Daha neler de neler…
O gelişi sanki dağlar
Sanki taşlar
Sanki kuşlar
Ve ağaçlar
Heceler,
O´nun gelişiyle
Zulmet dolu karanlık geceler
Nura gark oldu, aydınlandı.
O´nun nazarıyla
Birçok katı kalpler
Ve gönüller
Nurlandı,
İçlerinde
Bir kıvılcım parladı
Bir ilahi nur yandı.
Nâdânlar
Onunla bununla gezip tozanlar
Gözlerinde bozukluk olanlar
Aldandı.
Allah´ım, ne olur basiretimizi aç
Kulların hastadır, hasta kalırlar
Vermezsen ilaç.
Nice kimseler var ki
Maneviyata susuz
Maneviyata aç.
Nasıl kurtulur bu insanlar
Ne olur, bilir misin?
Ne olur sen de dua et
Sen de ellerini O´na aç
Ne olur, hicret et hakikate
Haramlardan helâllere kaç.
06.12.2009 / Pazar
Belçika / Gent
Editör diğer yazıları
- 09 Aralık 2023 es-selâmu aleyküm ve rahmetullâh
- 15 Temmuz 2023 es-selâmu aleyküm ve rahmetullâh
- 18 Ocak 2023 Ankâzâde Köstendilî Halîl Efendi’nin, Tûti İhsan Efendi’ye Mektubu (7. Mektup)
- 18 Ocak 2023 es-selâmu aleyküm ve rahmetullâh
- 11 Eylul 2022 es-selâmu aleyküm ve rahmetullâh
- 03 Nisan 2022 es-selâmu aleyküm ve rahmetullâh
- 01 Aralık 2021 Ankâzâde Köstendilî Halîl Efendi’nin, Tûti İhsan Efendi’ye Mektubu (31. Mektup)
- 01 Aralık 2021 es-selâmu aleyküm ve rahmetullâh
- 08 Haziran 2021 Ankâzâde Köstendilî Halîl Efendi’nin, Tûti İhsan Efendi’ye 26. Mektubu
- 08 Haziran 2021 eş Şeyh es Seyyid Abdurrahmân Hâlis Kerkûkî Hz.nin Nigârâ Adlı Türkçe Gazeli
- 08 Haziran 2021 es-selâmü aleyküm ve rahmetullâh
- 08 Şubat 2021 es-selâmu aleyküm ve rahmetullâh
- 08 Şubat 2021 Mürîdin nefsiyle olan âdâbı nelerdir?
- 07 Şubat 2021 Şeyhu’l-İslâm Haydȃrîzȃde İbrȃhîm Efendi´nin, Kerküklü Abdurrahman Hâlis Hazretlerinin Biyografisine İçeren Makalesi
- 18 Ekim 2020 es-selâmu aleyküm ve rahmetullâh
- 18 Ekim 2020 Sahih-i Buhari´de Zayıf Hadis Yoktur
- 18 Ekim 2020 Bu Dünya Dar-ı Gaflettir
- 28 Nisan 2020 es-selâmü aleyküm ve rahmetullâh
- 26 Nisan 2020 Tasavvufi Eğitimin Hedefi ve Bir Prototip
- 28 Ocak 2020 Ya Resulallah - Niyazi Mısri
- 28 Ocak 2020 Ankâzâde Köstendilî Halîl Efendi’nin, Tûti İhsan Efendi’ye 23. Mektubu
- 28 Ocak 2020 Tasavvufsuz İslami Kalkınma Olmaz
- 28 Ocak 2020 es-selâmü aleyküm ve rahmetullâh
- 28 Ocak 2020 Hüdâyi Hazretleri´nin Nefis Terbiyesi
- 28 Eylul 2019 Abdülkâdir Geylânî’nin Ahlakı
- 28 Eylul 2019 Ankâzâde Köstendilî Halîl Efendi’nin, Tûti İhsan Efendi’ye 22. Mektubu
- 28 Eylul 2019 Derviş Olsam
- 28 Eylul 2019 Allah, Kubâ Halkını Niçin Övmüştür?
- 28 Eylul 2019 Bir Kıssa, Bin Hisse - Buyurun Efendim!
- 28 Eylul 2019 Bursa Ulucami’indeki Levhanın Sırrı
- 28 Eylul 2019 Ayasofya Diyor ki
- 28 Eylul 2019 es-selâmü aleyküm ve rahmetullâh
- 20 Aralık 2018 Cem Olmuş Dervişleri
- 20 Aralık 2018 Kıssadan Hisse -ÇingeneAli-
- 20 Aralık 2018 Siz Hiç Çocuğunuza Böyle Bir Mektup Yazdınız mı?
- 20 Aralık 2018 Tövbe
- 20 Aralık 2018 Ankâzâd´den Tûti İhsan Efendi’ye 21. Mektub
- 09 Mart 2018 Tasdik ve İnkâr Bakımından İnsanlar - Ömer Nesefî
- 09 Mart 2018 Kudüs Davası Sahipsiz Değildir!
- 09 Mart 2018 Ankâzâde Köstendilî Halîl Efendi’nin, Tûti İhsan Efendi’ye 20. Mektubu
- 09 Mart 2018 Hz. Peygamber, Barış ve Savaş
- 29 Ekim 2017 Kabir Azabını İnkâr Edenlere Güzel Bir Cevap
- 29 Ekim 2017 Suların Kısımları
- 29 Ekim 2017 Ankâzâde Köstendilî Halîl Efendi’nin, Tûti İhsan Efendi’ye 20. Mektubu
- 29 Ekim 2017 Bir Mucize, Süheyl b. Amr (r.a)
- 29 Ekim 2017 Olmayınca
- 29 Ekim 2017 Gel Papaz Efendi!
- 23 Şubat 2017 Abdesti Bozmayan Şeyler
- 23 Şubat 2017 Ankâzâde Köstendilî Halîl Efendi’nin, Tûti İhsan Efendi’ye 18. Mektubu
- 23 Şubat 2017 Himmetini Âlî Tut - Pir Abdulkâdir Geylâni Hazretleri